SON DAKİKA
Hava Durumu

#Ruh Sağlığı

gundemyeni - Ruh Sağlığı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Ruh Sağlığı haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Ruh Sağlığı İzinleri: Modern Dünyada Bir Gereklilik Haber

Ruh Sağlığı İzinleri: Modern Dünyada Bir Gereklilik

Son yıllarda çalışanların yıllık izinlerini "ruh sağlığı izni" olarak kullanma eğiliminin artması, modern dünyanın getirdiği stres ve tükenmişliğin bir göstergesi olarak yorumlanabilir. Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, bu konudaki görüşlerini ve ruh sağlığı izinlerinin önemini şu şekilde açıklıyor: Artan Ruh Sağlığı İzinleri: Uluslararası analizlere göre son yıllarda çalışanların büyük çoğunluğunun yıllık izinlerini “ruh sağlığı izni” olarak kullandığına yönelik veriler mevcut. 2017'den 2023'e kadar ruh sağlığı ile ilgili izinlerin yüzde 300 oranında arttığı belirtiliyor. Bu durum, modern dünyadaki stres ve tükenmişliğin arttığını ve bunun da ruh sağlığını doğrudan etkilediğini gösteriyor. Covid-19 ve Diğer Etkenler: Covid-19 pandemisi, devam eden uluslararası çatışmalar, savaşlar, toplumsal huzursuzluk, kutuplaşmalar, istikrarsız ekonomi ve iklim krizi gibi çalkantılı olaylar, çalışanların ruh sağlığını olumsuz etkileyen önemli faktörler. Bu durum, üreten ve çalışan insanların yıllık izinlerini kullanma motivasyonlarını da değiştiriyor. Ruh Sağlığı İzinlerinin Önemi: Eskiden sadece fiziksel hastalıklar için izin alınırken şimdilerde insanların tükenmiş bir halde kendilerini işe gitmek için zorladıklarını ve özellikle ülkemizde ruhsal sağlıkları için adım atmadıklarını görüyoruz. Mutsuz bir çalışan, saatlerce ofiste otursa bile üretken olamaz, yaratıcılığı körelir ve yapılan işlerde hata oranı artar. Tükenmişlik sendromu zaman zaman herkesin yaşayacağı bir süreçtir. Bu dönemlerde kurumların çalışan psikolojisini önemsemesi ve gereken adımları atması gerekir. Kuşaklararası Farklılıklar: Kuşaklararası farklılıklar çalışma hayatında da ön plana çıkıyor. X kuşağı (1965-1979) iş yaşamında sadık, uzun yıllar aynı şirkette çalışabilen ve iyi kariyer hedefinde olan bireyler olarak karşımıza çıkarken, Y kuşağı (1980-1999) ise dünyada etki yaratmak isteyen, iş ve özel hayat dengesini kurmayı amaçlayan ve X kuşağının aksine hayatı yaşayabilmek için çalışmayı amaçlayan bir kuşak olarak tanımlanıyor. Y Kuşağı Uzun Çalışma Saatlerini Sevmiyor: Bu nedenle mesai saatleri sonrası devam eden rutin ve uzun çalışma saatleri, hafta sonu ek çalışmaların Y Kuşağı üyelerinin işten uzaklaşmasına neden oluyor. Y kuşağı aile ve özel hayat dengesini kurmaya çalışıyor. Ancak bir yandan özellikle kadınların iş hayatındaki yerinin artması, ancak ev içi iş yükünü aile üyeleri ile paylaşmamaları tükenmişlik düzeylerini arttırıyor. Kadın Çalışanlar Daha Fazla Risk Altında: Yapılan çalışmaların X kuşağının, Y kuşağı çalışanlarına göre psikolojik olarak daha dayanıklı olduğunu ortaya koyuyor. X kuşağı çok çalışarak başarıya ulaşabileceklerine dair inançlarıyla işlerine bağlılık gösterirken, Y kuşağı ise teknolojik imkanların daha gelişmiş olduğu bir ortamda büyümelerine rağmen, küreselleşen dünyada rekabet etme zorunluluğuyla karşı karşıya ve bu nedenle psikolojik dayanıklılık açısından dezavantajlı durumda. Ruh Sağlığı İzinleri Yaygınlaştırılmalı: Kadın çalışanların hem iş yerinde hem evde çalışmalarının ruh sağlığını olumsuz etkilediğini vurgulayan Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, bu çerçevede aile içi dinamiklerin düzenlenmesi ve ev ortamında tüm fertlerin eşit sorumluluk almaları gerektiğini belirtiyor. Yıllık izinlerin artık sadece evlilik, ölüm, fiziksel hastalık gibi konularda olmaması gerektiğini savunan Demir, çalışanların açık bir şekilde tükenmiş hissettiklerini ya da farklı bir ruhsal dönemden geçtiğini ifade edebilmeli ve gerektiğinde kendilerini şarj edebilmeleri için ruh sağlığı izni alabilmeleri gerektiğini vurguluyor.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.